فَاتَّقُواْ النَّارَ الَّتِي وَقُودُهَا النَّاسُ وَالْحِجَارَةُ أُعِدَّتْ لِلْكَافِرِينَ

24- O halde yakıtı insanlar ve taşlar olan o ateşten sakının. O (ateş) kâfirler için hazırlanmıştır. (Bakara:24)



.





EL-KUDDÛS

EL-KUDDÛS

Mutlak kutsal

Zatı kutsal olan tek varlık

kutsallığın, eşsiz, benzersiz, mutlak ve sonsuz kaynağı

 

El-Kuddûs mübalağa ile ism-i faildir yani kutsallıkta son noktayı ifade eder. Kuds: Bereket (mübarek) manasına da gelir. Bir şeyin nicelik artışı yani sayısal artışı olduğu gibi birde nitelik artışı vardır, oda kalite artışıdır. Çoğunlukla sayısal artış kaliteyi düşürür yani bereketsiz hale getirir. Bereketsizlik nitelik kaybıdır. Onun için;

 

“Çoğaltma tutkusu sizi oyalayıp durdu.” (Tekâsûr 102:1)

 

El-Kuddûs ismi ile Allah zatını; ortağı, eşi, zıttı olmasından nefyeder ayrıca O’na zarar verilemeyeceğini de hatırlatır. Çünkü O dokunulamaz ve kuşatılamaz olandır.

 

Kuddûs özünde kutsal demek, mukaddes sonradan kutsal kılınmış demektir. Biri özne iken diğeri nesnedir. Kuran hiçbir eşyayı, mahlûkatı kutsallığın öznesi olarak anmaz. El-Kuddûs yalnızca Allah’tır.

Göklerde olan da, yerde olan da Melik, Kuddûs, Azîz, Hakîm olan Allah için hareket eder.” (Cuma 62:1)

Birde Mukaddes’e örnek verelim;

 

Benim Ben! Senin Rabbin! Şimdi ayakkabılarını çıkar! Çünkü sen iki kez kutsal kılınmış vadidesin! (Tâhâ 20:12)

 

Dikkat edilirse kutsallığın öznesi değil kutsal kılınmış (Mukaddes) vadi.

 

“…Meryem oğlu İsa’ya da gerçeğin açık belgelerini vermiş ve onu kutsal ruh ile güçlendirmiştik…” (Bakara 2:87)

 
Eklenme Tarihi : 31.05.2013 13:57:26
Okunma Sayısı : 8136