وَاذْكُرُواْ نِعْمَتَ اللّهِ عَلَيْكُمْ وَمَا أَنزَلَ عَلَيْكُمْ مِّنَ الْكِتَابِ وَالْحِكْمَةِ يَعِظُكُم بِهِ وَاتَّقُواْ اللّهَ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ

Allah’ın üzerinizdeki nimetini ve size öğüt vermek için indirdiği kitabı ve (ondaki) hikmet'i düşünün. (Ki;) Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun ve iyi biliniz ki, hiç şüphesiz Allah her şeyi bilendir. (Bakara:231)



.





EL-MEVLÂ

EL-MEVLÂ

Sadık dost

Yoldaş sırdaş

Kendisine dayanılan güvenilen mutlak dost

 

Mevla; dost zıttı ise düşmandır. Veli Kur’an’da hem insan için hem Allah için kullanılırken Mevlâ sadece Allah için kullanılmıştır. Kur’an’ın indiği Arap toplumunda Mevlâ; efendi veya köle için, övme amaçlı değil yerme amaçlı kullanılan bir kelime idi. Kur’an bu kelimenin içini boşaltıp yepyeni bir manayla doldurmuştur ve yalnız Allah’a nispetle kullanmıştır. Hakiki dost insanı her durumda koruyandır. Buda yalnızca el-Mevlâ olan Allah’tır. Bu mübarek esma Allah’ın insanın dostu olduğunu gösteren bir hakikattir. Peki, insan Allah’a dostumudur? Kur’an’da Mevlâ ismi, 12 yerde doğrudan, 4 yerde dolaylı olarak Allah’a nispetle kullanılır ve hepsi belirli formda gelmiştir. Belirli gelmesi şunu gösterir; Mevlâ sıfatı mutlak olarak Allah’a aittir. Kullar için böyle bir kullanım olamaz, Allah’tan başkasına Mevlâ denmeyeceğini bize Kur’an öğretmektedir.

“Siz ey iman edenler! Eğer küfre sapanlara uyarsanız, sizi ökçelerinizin üzerinde gerisin geri döndürürler; asıl işte o zaman kaybedenlerden olursunuz. Hayır! Sizin Mevlâ’nız yalnızca Allah’tır; O’dur yardım edeceklerin en hayırlısıdır.” (Âl-i İmran 3:149-150)

 

“Artık onlarla zulüm ve baskı sona erinceye ve hayatın Allah’a adanmasına (yönelik tüm baskılar kaldırılıncaya) kadar savaşın! Ne ki baskıya bir son verirlerse, unutmayın ki Allah onların yaptığı her şeyi görmektedir. Bütün bunlardan sonra yüz çevirecek olurlarsa, şunu iyi bilin ki Allah sizin Mevlâ’nızdır: O ne güzel bir Mevlâ, ne güzel bir yardımcıdır!” (Enfal 8:39-40)

 

Bu ayetteki savaşın amacı düşmanın saldırganlığına ve inanca yönelik baskılarına son vermektir. Dikkat edilirse ayette düşmandan bahsediyor ve onlara karşı el-Mevlâ olan Allah’ın dostluğu ve müttefikliği hatırlatıyor. Mesaj açık; Mevlâ’n Allah olursa dünya düşmanın olsa ne yazar.

 

Evet, resmimizde bu ayetten ilhamla bedir savaşından bir sahne resmettik. Düşman; atlılar ve askeri donanım bakımından Müslümanlardan kat kat üstün 300’e 900 gibi bir oran bu savaşı Müslümanların kazanmasının askeri hiçbir açıklaması yok. Bu büyük zaferin tek açıklaması, Müslümanların dost ve müttefik olarak el-Mevlâ olan Allah’ı seçmeleri, ona dayanmalarıdır. Peki, Allah dışında Mevla’lar edinenlere Kur’an’ımızın ne diyor?

 

(Kimi zaman da) yararı zararından daha fazla olan insanlara yalvarıp yakarır: o ne berbat efendi, ne kötü yoldaştır!” (Hac 22:13)

 

Allah’a sımsıkı bağlanın: O’dur sizin tek Mevlâ’nız; O ne güzel Mevlâ ne güzel Nasîr’dir. (Hac 22:78)

 

“Allah hiç kimseye taşıyacağından fazlasını yüklemez. Herkesin kazandığı iyilik kendi lehine, işlediği kötülük kendi aleyhinedir. Rabbimiz! Unutur ya da yanılırsak, bundan dolayı bizi sorguya çekme! Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır yük yükleme! Rabbimiz! Güç yetiremeyeceğimiz yükü bize taşıtma! Günahlarımızı affet, bizi bağışla, bize merhamet et! Sen bizim Mevlâ’mızsın; Kâfirler güruhuna karşı Sen bize yardım et!” (Bakara 2:286)              

 
Eklenme Tarihi : 31.05.2013 15:07:28
Okunma Sayısı : 8206