EL-VEHHÂB
Karşılıksız
veren
Bağışta
eşsiz ve benzersiz olan
Kendisinden
bedelsiz istenilen
Hibe, dilimizde bağış ile
karşılanır. Kişinin kendisine ait bir şeyi, başkasına “karşılıksız vermesi”
anlamına gelir. İkram etmek her kişi işi hibe etmek er kişi işidir.İnsana sahip
olduğu her şeyi O vermiştir. Paha biçilmez maddi ve manevi organlarla
donatmıştır.
Vehhâb ismi, fiil olarak aynı
kökten karşılığı olan isimlerden biridir. Üstelik Kur’an’da Vehhâb ismi 3 kez
geldiği halde, bu kökten gelen fiil saysı 22’dir. Bu fiillerin ortak bir
bağlamı ve konusu vardır: Aile. Bu çarpıcı sonucun karşılığı olarak resmimizde,
aile figürüne vurgu yaptık. El-Vehhâb
olan Rabbimizin bize verdiği bu hibeleri de hediye kutusu şeklinde çizdik.
Kur’an’da Aileye müteallik bu örneklerin çoğunda, Allah’a: “hibe et” diye canı gönülden yalvaran peygamberleri
veya ailelerini görüyoruz. Örneğin: Hz İbrahim’e İsmail’in, Hanne’ye Meryem’in
ve Davud’da Süleyman’ın verilmesi ilahi hibeye nail olduklarını göstermektedir.
Bu örnekler üzerinden Kur’an, ideal ailenin oluşumunda insanın çok özel bir
gayret ve himmet sergilemesinin önemini vurguluyor. Bununla birlikte beşeri
çabanın tek başına yetmeyeceğine, ilahi inayet ve bağış istemenin gereğine de
dikkat çekiliyor.
Resmimize bakarken Hz. Meryem’e
hibe edilen Hz.İsa’yı (19.19). Hz. Zekeriyya verilen Hz Yahya’yı(21:90;3-38;19:5)
ve bizlere hibe edilen ailemizi ve çocuklarımızı düşünelim. Şu ayette olduğu
gibi
“…dilediğine kız çocukları
bağışlar dilediğine de erkek çocukları bağışlar;” (Şura 42:49)
ve aşağıdaki dualar ile bitirelim.
“Rabbimiz! Bize göz aydınlığı
olacak eşler ve nesiller ver (hibe et) ve bizi muttakilere önder eyle”(Furkân:40)
“Rabbimiz! Bizi doğru yola
ilettikten sonra kalplerimizi saptırtma! Ve bize katından bir rahmet bahşet!
Çünkü yalnızca Sen, karşılıksız veren bir Vehhâb’sın!” (Âl-i İmran 3:8)
|